Teknoloji kullanımının beyin üzerindeki etkileri, son yıllarda hem bilimsel çevrelerde hem de toplumda sıkça tartışılan bir konu. Özellikle dijital cihazların yaygınlaşmasıyla birlikte, zihinsel işlevlerde değişiklikler olduğu yönünde endişeler ve görüşler ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda ilerleyen dönemlerde ortaya çıkabilecek potansiyel psikolojik rahatsızlıklar şu şekilde özetlenebilir:

 Potansiyel Psikolojik Rahatsızlıklar

  • Dijital Demans: İlk olarak Manfred Spitzer tarafından ortaya atılan bu kavram, sürekli teknoloji kullanımı nedeniyle bilişsel yeteneklerin zayıflaması anlamına gelir. Özellikle dikkat, hafıza ve problem çözme yetilerinin azalmasıyla ilişkilendirilmiştir.
  • Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Ekran süresinin artması ve sürekli kısa süreli dikkat gerektiren aktivitelerin (örneğin, sosyal medya gezinmeleri) artması, dikkat süresini kısaltabilir.
  • Sosyal İzolasyon ve Depresyon: Özellikle sosyal medya bağımlılığı, kişilerarası yüz yüze etkileşimlerin azalmasına neden olabilir. Bu durum, yalnızlık hissini artırabilir ve depresyon riskini yükseltebilir.
  • Anksiyete Bozuklukları: Teknolojiye bağımlı bir yaşam tarzı, “FOMO” (Fear of Missing Out – Gelişmeleri Kaçırma Korkusu) gibi yeni kaygı biçimlerini doğurabilir.
  • Uyku Bozuklukları: Mavi ışık maruziyeti, melatonin salınımını baskılayarak uykuya dalma güçlüğü ve uyku kalitesinde düşüşe neden olabilir.
  • Teknoloji Bağımlılığı: Dijital cihazların ve sosyal medyanın aşırı kullanımı, bağımlılık benzeri davranışlara yol açabilir.
  • Zihinsel Esneklik ve Yaratıcılık Kaybı: Hazır bilgiye hızlı erişim nedeniyle derinlemesine düşünme, sorgulama ve yaratıcı problem çözme becerilerinde azalma olabilir.