Obsesif (Takıntılı) Olmak Ne Demektir?
Literatürümüzde takıntının bilimsel karşılığı obsesyondur. Toplumumuzda da obsesyon kelimesi neredeyse trend kazanmış nitelikte, birçok kişi takıntı yerine obsesyon kelimesini yeğlemektedir. Kulağa nahoş bir hava veren takıntı kelimesi çok seyret kullanılmaktadır. Çünkü takıntı, kişinin isteği dışında sürekli tekrarlaması gerektiğini düşündüğü, kendi çabasıyla kurtulamadığı psikolojik bir sorundur. Bu sorun kendine güveni ve inancı zedeler. Doğru kararlar vermeyi engeller nitelikte olur. Genellikle takıntının yoğunluğu beraberinde depresyona da sebep olabilir. Böyle durumlarda temeldeki sorunun depresyon olduğu düşünülmektedir. Depresyon tedavi edilirken ortaya takıntılı yapı çıkar ve terapiler süresince takıntının temeli incelenir.
En sık yapılan yanlışlar:
– Kişinin takıntıyı kendi kendine yenebileceğini düşünmesi,
– Takıntı yaptığı nesneyi, düşünceyi veya kişiyi hayatından çıkarması ile takıntını sonlanacağına inanması,
– Takıntılı yapının ölene dek süreceği düşüncesi,
– Kendi kendini suçlamak,
– Takıntı yaptığı için kendini cezalandırmak,
– Takıntıyı yenmek için kişinin geliştirmiş olduğu ve doğru kabul ettiği yöntemlerdir.
Örnek olarak: sürekli olarak başına bir şey geleceği endişesinde olan bir kişinin, içinden 10 kere anlamsız bir kelimeyi tekrar etmesi verilebilir. Kendi kendine geliştirilen yöntemler takıntıyı yok etmez. Aksine daha da artmasına ve özgürlük alanının daralmasına sebep olur.
En çok kimlerde görülür?
– Kontrol odaklı kişilerde,
– Ailede anne-babanın en büyük çocuğu olmak,
– Aşırı düzen tutkunu olmak,
– Kararsızlığın yüksek olması,
– Çocukken yüksek sorumluluk bilincinin aşılanmış olması,
– Duygusal yoğunluğu yüksek bireylerde,
– Ailesel, genetik yatkınlık,
– Taciz, tecavüz, deprem, hırsızlık gibi travmatik etki yaratan olayların bastırıldığı kişilerde sık rastlanmaktadır.
Takıntı, kişinin iradesi dışında gelişir. Kontrolden çıktığı zaman yaşam alanlarını daraltır, özgürlüğü kısıtlar. Sürekli öfke ve düşük tahammüle yok açar. Kontrol altına alındığı takdirde kişi özellikle iş hayatında olmak üzere hayatın birçok alanında yüksek başarı sağlar. Takıntılı davranışlar veya düşünceler kişiye göre değişmektedir. Dolayısıyla kullanılan yanlış yöntemler de değişmektedir. Doğru yöntemler ile takıntı aşılabilmektedir.